Renk sensörüyle ilgili konulara geçiş yapmadan önce biraz renk kavramından bahsedelim. Renk yaşamda var olan ve hayatın parçası olan bir kavramdır. Görüldüğü gibi her nesnede her olguda bir renk vardır. Görsel bir efekt olarak tanımlanan renk sanayi ve endüstri sektöründe robotlar denilen kavramlarla yapılarak algıları meydana getirmektedir.

Renk Sensörü Nedir?

Ortamdaki olayları ya da değişiklikleri tespit eden bilgileri diğer elektronik cihazlara göndermek amacıyla bilgisayar işlemcisi, cihaz, makine, modül gibi alt sistemlerle çalışan araca sensör denmektedir. Renkler ise uzay dünyası içerisinde de incelenmektedir. Basit ve kullanışlı renk uzayı olan RGB renk uzayıyla çalışan araca da renk sensörü denmektedir. Bu sistem ana renklerin karışımıyla renk değerlerine ulaşmayı amaçlamaktadır. Burada bahsedilen ana renklerin karışımı ise Red-Green-Blue yani kırmızı, yeşil ve mavi olarak bilinmektedir. Maddeden yansıyan ışığın değerlendirilmesi işi de görme işlemidir.

Kapsamlı bir tanım daha yapalım. Üst düzeydeki renkleri algılayan, kontrol edilecek nesnelerin üzerine ışık gönderen, bu yansıyan ışıktan renk değeri oranlarını belirleyen bunları önceden kayıtlı olan renk değerleriyle de karşılaştıran sensör grubuna renk sensörü denmektedir. Tüm bu anlatımlar kafamızda yer alan renk sensörü nedir? sorusunun cevabını basit bir şekilde cevaplamaktadır.

Renk Sensörü Çalışma Prensibi

Renk sensörünün kendine özgü bir çalışma prensibi vardır. Sensörden çıkan ışığın yansıma yapabilmesi için ışığın maddeye çarpması gerekir. Sonuç olarak da sensör yansıyan ışıkları değerlendirir ve karşılaştırır. Bu işlemi belirleyen faktör ise kırmızı, yeşil ve mavi değerlerinin büyüklükleridir.

Örneğin basit bir RGB renk sensörünü düşünelim. Bu konu hakkında kendini yormak istemeyenlere uygun fiyatlı endüstri ürünleri ya da daha temiz sonuçlar veren renk sensörlerini kullanmaları önerilmektedir.

Renk Sensörü Nasıl Çalışır?

Renk sensörünün çalışması için farklı değerlerin elde edilmesi gerekmektedir. Bunun için de kırmızı, yeşil ve mavi olmak üzere dört foto seçicinin yer alacağı filtreli ve filtresiz seçenekleriyle sensörün kullanılması gerekir.

Bu şekilde çalışan renk sensörü sayesinde her renk için dört farklı değer elde edilmiş olacaktır. Bu işlemin tamamlanma süresi ise sadece dört saniyedir. Sonrasında ise S2 ve S3 pin yardımlarına gereksinim vardır. Bu yardım sayesinde de foto diyot seçimleri yapılmaktadır.

Örneğin S2 pini L verdiğinde S3 pini de L verdiğinde foto diyot tipi kırmızı olacaktır. S2 pini L S3 pini H verdiğinde foto diyot tipi mavi olacaktır. Foto diyot tipinin filtresiz şekilde beyaz olması için S2 pininin H S3 pininin ise L vermesi gerekir. Son olarak S2 pini de S3 pini de H verdiğinde foto diyot tipi yeşil olacaktır.

İstenilen renk filtresinin gerçekleşmesi için renk sensörünün S0 ve S1 sensörünün çıkış frekansının da değişmesi lazımdır. Bu işlemi de renk sensörü gerçekleştirmektedir.

Renk filtresi her adımda gerçekleşmektedir. Sonucun elde edilmesi için kırmızı, yeşil ve mavi verileri değerlendirilir. Her rengin üç temel renk oranı bulunmuş olur. Bütün bu değerler OUT denilen sistemden elde edilir. Bu sistemden alınan değerler anlamsız gelebilir.

İşlemler sonucunda anlamlı değerlerin 0 ile 255 arasında basitçe geldiğini fark edeceksiniz. Bu doğrultuda RGB renk uzayında üç filtre olacak şekilde 0 değeri siyahı ifade etmektedir. Tüm filtrelerin 0 değil de 255 olduğunu farz edelim. O halde beyaz gösterilecektir. 255-0-0 ifadesi ise kırmızıyı verecektir.

Renk sensörleri işlevini insan gözü kadar başarılı yapamasa da kendi alanında oldukça sağlıklı sonuçlar verebilmektedir. Makinaların insanlara göre renklerle arasının daha başarılı olduğu teknolojinin getirdiği kesin bir sonuçtur.

Renk Sensörünün Kullanım Alanları

Bu başlık altında renk sensörünün ana kullanım alanlarını bildireceğiz. İşte bu ana kullanım alanları otomotiv sektörü, ambalajlama alanı, elektronik sanayi, baskı sektörü, kağıt sektörü, yarı iletken madde kullanımı gibi alanlarda var olmaktadır.